IQNA

Kerbela şahsiyetleri /1

Aşura tarihinde bazı kararsız insanların akibeti

12:39 - September 11, 2022
Haber kodu: 3477392
Kerbela, “cennet gençlerinin efendisi” denilen Hz. Hüseyin’in şehit edildiği yer. Bir müminin kanının bir diğer mümine haram oluşunun en net örneklerinden biridir Kerbela.

Aşura tarihinde  bazı kararsız insanların akibetiGövdesinden ayrılan tek bir başın ardısıra kopacak binlerce baş demek olduğunun örneğidir. Kerbela ki bir beldenin adının acı ve hüzün ile nasıl da yoğrulacağını bize öğreten yerdir. İyi niyetlerin ve çabaların çare etmediği noktanın ardıdır. İnsanın her yerde insan olduğunu ve kötülüğü emreden nefsin iyiliğe galebe çalmasının her çağda mümkün olduğunu anlatıp duran imtihandır.

Kerbela olayının çok dersi var. Doğru ile yanlış, hak ve batıl arasındaki bu cephede, insanların seçimleri ve davranışlarıyla kişiliklerinin ortaya çıktığı bir durum söz konusuydu. Bu insanlardan bir grup, mazur görülenlerdi . Mazeretlerinden dolayı İmam’ın yanında savaşamayanlardı.(İmam Hüseyin’le birlikte olmamak için belirli bir nedeni olan kişiler).

İmamın ordusuna katılma konusunda mazereti olan  biride Müslim’i Kufe’de ağırlayan Muhtar’dı. İbn Ziyad tarafından hapsedildiği için  Kerbele’da savaşa katılamadı. Ama Süleyman bin Sard gibi bir insan bir hata  yaptı ve daha sonra tövbe edenlerden  biri oldu. İmam Hüseyin'in (a.s) taraftarlarından bazıları, yol kapalı olduğu için Kerbela’ya ulaşamadı. Bazılarına ise savaşın ciddiyeti ile ilgili haberler onlara tam olarak ulaşmadı.

Beni Haşim arasında Kerbela’da olması beklenenler de vardı. Örneğin İmam Ali'nin (a.s.) ashabından ve önemli bir şahsiyet olan Abdullah bin Abbas, Hz Zeyneb’in eşi Abdullah b. Cafer veya Muhammed ibn Hanefiye.

Abdullah ibn Abbas’ın görme özürlü olduğu ve savaşa katılamayacağı söylenmiştir. Ama genel olarak, o ve Abdullah ibn Cafer gerekli içgörüden yoksun görünüyor.

Abdullah bin Cafer’e sorduklarında Kerbela hakkında ne düşünüyorsun? Ben olsam hayatımı feda ederdim dedi ve şimdi iki çocuğum şehit olduğu için mutluyum. Şiiydi, ancak İmam’ın (a.s) emirlerine boyun eğmedi ve Medine ve Mekke’deki o zamanki hükümetten İmam Hüseyin’e (a.s) bir koruma mektubu arıyordu.

İbn Hanefiyye’ye gelince, rivâyetlerin zahirine bakarsak, kendisini İmamlığa İmam Hüseyin’den (a.s) daha lâyık görmüş, dolayısıyla İmam’ın düşüncelerini ve hareketinin esasını kabul etmemiştir. İmam’a verdiği nasihatta açıkça anlaşılmaktadır. İmam ona hürmetle davranmış ve Medine’de kalmasını istemiştir. Tabii ki bazıları onun hasta olduğunu ve bu yüzden İmam’a (a.s) eşlik etmediğini söylüyor ama durum öyle görünmüyor çünkü İmam Hüseyin’i (a.s) desteklemeye çocuklarını bile göndermedi.

Kerbela’da mazereti olan diğer kişiler Kumeyl b. Ziyad Esedi ve Kanber idi. Ehli Beyt’in (as) müritleriydiler ve Kerbela Savaşı’ndan sonra Emevi hükümdarları tarafından şehit edildiler, ancak tarih onların neden Kerbela’da bulunmadığı konusunda sessiz kalıyor.

Kerbela’ya ulaşamayan ama önemli bir rolü olan Marye bint Said idi Kerbela’nın nüfuzlu kadınlarından biriydi. Basra’daki evi, Ehl-i Beyt (as) taraftarlarının toplandığı bir yerdi. İmam’ın (a.s) elçisi Basra’ya gelip onlara İmam’ın (a.s) mesajını ilettiğinde, Mariye, Kerbela’ya gitmek ve İmam Hüseyin’e (a.s) katılmak için birkaç kişi topladı. İmam Hüseyin (a.s) ve arkadaşlarının şehadet haberini aldıklarında Kerbela yolundaydılar.

İslam tarihi profesörü Hüccetül İslam Velmüslimin Muhammed Rıza Cabbari’nin konuşmasından alınmıştır.

4081322

captcha